Erdexan’da Yeşil Sol Parti’nin 2. sıra adayı 19 yaşındaki Dicle Aktürk, 1. sıra adayı ise Eczacı Özgür Tanış. Tanış ve Aktürk ile seçim atmosferini, çalışmaları ve kentin durumunu konuştuk. Tanış ve Aktürk Yeşil Sol Parti’nin Erdexan’da da gümbür gümbür geldiğini belirterek ‘Hem haklıyız hem güçlüyüz’ diyor
Hicran Urun
14 Mayıs’ta yapılacak cumhurbaşkanlığı ve milletvekili genel seçimleri için geri sayım başladı. Kritik seçimlerde bir oy bile önemli, zira bazı kentlerde bir oy dahi milletvekili dengesini değiştirebiliyor.
Dengelerin ufak farklarla değişebileceği illerden biri Erdexan (Ardahan). 2022 verilerine göre 92 binin üzerinde nüfusun yaşadığı kentte 70 bine yakın seçmen var ve milletvekili sayısı 2.
Kentte en farklı seçimler 7 Haziran 2015 tarihinde gerçekleşmiş ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) önemli bir farkla birinci parti olarak Meclis’e vekil yollamış.
Daha sonra gerçekleşen 1 Kasım 2015 ve 2018 genel seçimlerinde Meclis’e milletvekili yollayan partiler AKP ve CHP oluyor ancak ufak farklarla. HDP seçimleri vekil şansını 3 bini bile bulmayan farklarla kaybediyor.
Kent seçmeni genelde dengeleri değiştiren ve seçimin kaderini belirleyen faktörün Göle ilçesi olduğunu söylüyor. Nüfus yoğunluğunun Göle ilçesinde olması ve buradan gelecek oyun büyük ölçüde geneli etkilemesi, ilçedeki seçmenin oyunu da kritik bir yere taşıyor.
Göle seçmenin oy tercihindeki en önemli etken ise adayın yerelden olması. Bu anlamda Yeşil Sol Parti’nin önemli bir avantajı var. CHP ve AKP adaylarının aksine Yeşil Sol Parti’nin birinci sıra adayı Özgür Tanış, Göleli ve bölgede oldukça sevilen bir isim.
Mütevaziliği ile dikkat çeken Tanış, yıllardır ilçede eczacılık yapan bir isim ve özellikle pandemi sürecinde köy köy gezerek ilçe halkıyla kurduğu bağ oldukça etkili olmuş. Kentte, Tanış’ın adaylığı ile Yeşil Sol Parti’nin tıpkı 7 Haziran’da olduğu gibi bir başarı yakalayacağına neredeyse kesin gözüyle bakılıyor ve parti çalışanları da ikinci vekili çıkarmak için çabaladıklarını söylüyor.
Yeşil Sol Parti’nin 2. sıra adayı ise Dicle Aktürk. Aktürk, yine kentin tanınan ailelerinden ve 19 yaşında bir kadın aday olarak özellikle gençlerin ilgisini çekiyor.
Her iki aday ile hem kentin sorunlarını hem de seçim atmosferini konuştuk…
- Biraz kentin yapısından bahseder misiniz, Erdexan nasıl bir yer?
Özgür Tanış: Aslında Ardahan minyatür bir Türkiye örneği. Mesela Göle’nin 2 tane Zaza Alevi köyü, iki tane Türk Alevi köyü var. Çıldır’da Terekeme köyleri var. Posof’ta Ahıska Türkleri var. Hatay gibi kozmopolit bir yapısı var Ardahan’ın. O yüzden çok renkli bir ortamı var. Aynı zamanda burada farklı siyasi görüşlerde, farklı etnisitelerde olsa bile insanların bir bütünlük hali de var.
Mesela İstanbul’da bir cemevini ziyaret etmiştik, dernek başkanı Damallıydı, o bize Maraş ve Çorum katliamlarından bahsetmişti ve bir benzerinin Ardahan’da da denenmeye çalışıldığı, ancak toplum yapısının buna müsaade etmediğini söylemişti.
- Sizinle birlikte gezerken dikkatimi çeken bir nokta oldu bu; Türkiye’de toplumda çok ciddi bir kutuplaşma var iktidarın söylemleri ve politikaları nedeniyle. Fakat o kutuplaşmayı Ardahan’da çok fazla gözlemlemedim, farklı siyasi partilerle karşılaştınız seçim çalışması yürütürken ve sizi çok güler yüzlü karşıladılar. Bu Ardahan’ın yapısı ile ilgili mi yoksa sizinle mi ilgili?
Özgür Tanış: Şundan dolayı; Burada hastane, doktor yoksa herkese yok, eğitim yoksa zengine de yok, fakire de yok. Ardahan’ın şöyle güzel bir yapısı da var. Diyelim ki; çok fakir bir insanın cenazesine gitseniz kalabalıktır, zengin bir insanın cenazesine de gitseniz kalabalıktır. Sınıfsal fark çok fazla yok burada. İnsanlar bilinçli bir şekilde sosyalist olmayabilir ama yaşam biçimi ona yakın. Çünkü, en fakir de en zengin de aynı fırından ekmek alıyor. Bundan dolayı da burada o bütünleşme hali çok çok daha iyi.
Dicle Aktürk: Açıkçası buradaki insanların yaşam biçimi çok aynı olduğu için, pek kutuplaşma olmuyor. Tabi burada Özgür arkadaşımızı da tanırlar ve çok severler bunun etkisi de vardır.
- Milliyetçi siyaset çok fazla buraya sirayet etmemiş diyebilir miyiz o zaman?
Özgür Tanış: Çok doğru, burada HDP’de Terekeme bir yöneticimiz de Karapapak bir yöneticimiz de var. Kimse burada HDP’de bir Türk veya Terekeme yöneticinin olmasını yadırgamaz.
- Peki Erdexan’ın sorunları nedir?
Özgür Tanış: Mesela Göle’de bir halk toplantısı yaptık burayla ilgili sorunları insanlardan dinledik ve bireysel fakirliği değil de toplumsal fakirliği nasıl ortadan kaldırabiliriz bunu konuştuk. Önceki seçimlerde insanların bireysel beklentileri vardı iş vs. gibi. Ama hakikaten bu seçimde insanlar artık şunun farkındalar, bu bireysel fakirlikleri ortadan kaldırmaya yönelik politikalar pek bir yere götürmüyor. Bizim burada toplumsam fakirliği ortadan kaldırmamız gerekiyor.
Artık Yeşil Sol Parti’den girmemiz hasebiyle mi bilmiyorum ama ekoloji ile ilgili kaygılarını insanlar belirtiyorlar. Göle’nin bazı orman köyleri var, orman katliamlarına karşı ortak bir tepki var. Çünkü doğa çok çoraklaştı, kuraklaşma ciddi anlamda baş gösterdi. E buranın temel geçim kaynağı hayvancılık, hayvancılıkla ilgili insanların ciddi şikayetleri var. 2 bin metreye yakın bir rakımı var Ardahan’ın, burada sağlam bir seracılık yapmak gerekiyor ama masraflı. Hayvancılıkla geçiniyor insanlar daha çok. Buna yönelik beklentileri var, hayvan hastanesi gibi. İnsanlar bu seçimde bireysel bir şey talep etmiyorlar daha çok kolektif talepleri var. Bundan dolayı da iktidarın ve iktidarın yöntemlerine benzer eski usul rüşvet vererek oy isteme yöntemleri bu seçimde pek işe yaramayacak.
- Ardahan’ın en önemli sorunlarından biri hayvancılıkla ilgili yanlış politikalar diyebilir miyiz?
Dicle Aktürk: Açıkçası ulaşım, sosyalleşme gibi belli başlı sorunlarımız da var.
Özgür Tanış: Görünen sorunlar var, görünmeyen sorunlar var. İlk göze batan sorunlar temelde ekonomik oluyor, ulaşım vs oluyor. Mesela Ardahan’da iki sınır kapısı var, bir şehirde iki sınır kapısının olması Türkiye’de az bir örnek. Ama ticaret anlamında çok düşük bir hacmi var. Bunun dışında dile gelmeyen sorunlar da var, eğitim kalitesinin düşüklüğü, sağlık hizmetlerinin düşüklüğü. Salt eğitim kalitesinin düşüklüğünden dolayı memurlar göç etmek istiyor. Buradaki insanlar da göç etmek istiyor. Diyelim kronik rahatsızlığı varsa bu insanları göç etmeye zorluyor, salt ekonomi değil.
- Buradan önce Erzurum’daydım şöyle bir tablo var bölgede; hem eğitim hem sağlık hizmetleri konusunda Kars, Ardahan, Muş, Ağrı gibi bu bölgeyi kapsayan kentlerin neredeyse tamamı Erzurum’a mecbur bırakılmış…
Tabi bunun da arkasında iktidarın sağlık politikasındaki çıkar meseleleri var. Mesela kent hastaneleri kurdu ve iktidar yüklenici firmaya belli bir miktarda hasta ve ekonomi taahhüt etti. Ama böyle bir nüfus yok ortada. Örnek veriyorum şuan rakamları net hatırlamıyorum, diyelim senede 20 trilyonluk bir rakam taahhüt ediyor yüklenici firmaya. Ama Erzurum’un nüfusu 10 trilyona yetiyor. Şimdi çevre illerde uzman doktor bulundurmuyor ve bu bir hasta göçü yaratıyor. Bunun dışında Erzurum’a eskiden beri sağ muhafazakar partiler hakimdir. Buranın ekonomisini canlı tutabilmek için çevre illeri Erzurum’a mecbur bırakıyor. Bir de ben burada güçlüyüm ve bakın burada hizmet var gibi bir gösteriş dünyası da yaratılıyor. Bunları yapmakta sadece kendileri muktedirmiş gibi gösteriyorlar.
- Peki Ardahan’da seçmenin nabzı nedir? Diğer seçimlerden farkı ne olacak bu seçimin?
Dicle Aktürk: Şöyle ki, zaten iktidarın durumu belli, ülke genelinde iktidara bir tepki var. Aynı tepki Ardahan’da da var. Bugün pazarda soğan 30 lira. İnsanlar ekonominin gidişatının bilincinde. AKP’ye olan tepkinin sandığa da yansıyacağını düşünüyoruz.
Özgür Tanış: Açıkçası burjuva siyasetine yakın partilerin aday belirleme süreçleri halkın isteklerinden çok bağımsız. Türkiye’deki neredeyse bütün siyasetler için bunu söyleyebiliriz. Halk kendi siyasi partilerinden daha aydın, daha öndeler. Mesela AKP için söylersek, kendine gönül veren oy veren insanları dinlemediği için aday dayatmasında bulunuyor. Burada Yeşil Sol’un şöyle bir farkı var; Halkın taleplerini dinleyerek aday seçimini belirledi. Bundan dolayı da Yeşil Sol Parti’nin önemli bir avantajı var. Çünkü bizler burada yaşıyoruz, ikimiz de burada emekçiyiz, bunları halk gözlemliyor. Burada insanlar genelde beraber çay içtiği, berber bir düğüne, cenazeye gittiği insanları görmek istiyorlar.
Bu tabi Ardahan için geçerli, burası küçük bir yer. İstanbul, Amed gibi metropol kentlerde bu geçerli olmayabilir.
- Peki bu avantajın dışında halkın Yeşil Sol Parti’nin politikası konusunda yaklaşımı nedir, biraz önce bahsettiniz sınıf ayrımının olmamasından ve insanların yaşam biçiminin sosyalizme yakınlığından. Bu da Yeşil Sol’un parti politikasına çok yakın bu da bir avantaj mı?
Sadece yaşam biçimi değil, mesela ekoloji ile ilgili politikalarımız var ve burada insanlar kaynak sularının kuruduğuna şahit oldular, endemik bitkilerin yok olduğunu gördüler. Yine diyelim ki hükümetin teşvik ettiği gübre var, bu gübre kullanımın ardından doğada ciddi bir tahribat olmaya başladı. Devletin kasası da boşaldığı için devlet şuanda ormanlarımıza dadanmış durumda. Göle, Hanak, Damal’da ciddi anlamda doğa tahribatı var. Bunun dışında burada bazı maden şirketleri ruhsat almışlar ve gelişi güzel sondaj çalışmaları kaynak sularını kurutmuş durumda. İnsanlar bunları gördüğü için Yeşil Sol Parti’nin politikalarını burada anlatması çok zor değil. Çünkü bunlar insanların birebir gördüğü ve yaşadığı şeyler.
- Burada sana özel bir soru sormak istiyorum Dicle, genç ve kadın bir aday olarak dikkati çekiyorsun, peki genç seçmenin Yeşil Sol Parti’ye bakışı nasıl?
Gençlerin iktidara çok büyük bir tepkisi var. Hem eğitim hem de ekonomi konusunda. Ayrıca iktidarın gençleri kutuplaştıran ve ötekileştiren politikalarının da çok farkındalar. Mesela burada Hoçwan’ın gençlerinin neredeyse yüzde 70’i göç etmiş durumda ve bu gençler İstanbul’dan arayıp bize destek oluyorlar. Gençler Yeşil Sol Part’nin arkasında. Gençlik açısından atmosfer çok iyi. Gümbür gümbür geliyoruz.
- Son olarak Yeşil Sol Parti adaylarının Erdexan halkına mesajına nedir?
Özgür Tanış: 20 yıldır bu topraklarda bir güç zehirlenmesi yaşanıyor. Ama bu topraklarda bir sürü devrimci ve direnişçi de var ve bu devrimcilerin bize hatırlattığı bir şey var. Bizlerin haklının yanında olması gerekiyor. Biz bu seçimde hem haklıyız hem güçlüyüz. Ama güçlü olduğumuz için değil haklı olduğumuz için çalışıyoruz. 7 Haziran’ı geçeceğimize inanıyorum.
Dicle Aktürk: Ben de 19 yaşında genç bir vekil adayıyım. Ben susmadım gençlere de mesajım siz de susmayın. Geleceğiniz için çabalayın. Biz sizlerin destekçisiyiz, siz de bizim destekçimiz olun.